Başlık!!!
Şimdi telefonla konuştum Özer Abimle. Siz onu dozi olarak tanıyorsunuz, siz dediğim de "üj-bej" kişi ama olsun... Öyle işte konuştum özer dingiliyle, özer dallamasıyla; dedim ki "naber abicim nasılsın?".. Yüzüne karşı hakaret edemiyorum karaktersizim ben :) Yalnız bir telefon açışı vardı hipnenin, çeşitli homurdanmalardan başka birşey duyamadım... Dedim ki ona: "Bugün benim bayramım ya süper bişi oldu! Burada kitapçılar çarşısı buldum..." Homurdanaraktan bişeyler söyledi daltrak :) Aramızdaki kilometrelere güvenip bunları yazmam çok karaktersizce cidden yaa. Normalde kendisiyle yüz yüze konuşurken "len" ya da "lan" duysa, "Mert! Ayıp olmuyor mu abine karşı" diye fırçalar... Neyse boşverin şimdi siz o lavuğu :) Bak hala.. Tam Sakarya'ya sövmeye başlamıştım ben günlük! Hele bir de Adapazarı'nda olunca iyice sinirleniyor insan kitapçı bulamayışına... Aklına Konak geliyor Çankaya geliyor insanın, burası ne dandik yer böyle...